Sağlık Sektöründeki Gelişmeler ve HealthTech İlişkisi

Mart ayında Frankfurt’da gerçekleştirilen Global InsurTech Roadshow sonrasında hem konferansı hem de 2019 yılının konuğu olan İsrail’i anlatan yazılar yazmıştım. İsrail, bazıları gerçekten iyi hazırlanmış ancak çoğunluğu Frankfurt havası almak için konferansa katılmış çok sayıdaki start-up şirketi, düzenleyici kurum yöneticileri ve ülkedeki InsurTech oluşumlarını temsil eden yöneticisi ile organizasyona adeta çıkartma yapmış ve bence ülkelerini iyi bir şekilde temsil etmişlerdi.

Konferansa katılan start-up’lar arasında dikkat çekecek sayıda sağlık alanında çözümler geliştiren ‘HealthTech’ şirketler de vardı. Şirket kurucularıyla kahve molalarında yaptığım görüşmelerde ise çoğunlukla İsrail’deki sağlık sektörü, bu sektörün sağlık turizminin geliştirilmesi adına nasıl desteklendiği ve bu fayda zincirine sonradan dahil olan InsurTech start-up’larının nasıl bir fark yaratabileceği hakkında konuşmuştuk. Aslında uzun bir fayda zinciri ile birbirine bağlanan farklı sektörlerin yarattığı bir sinerjiyi anlatmaya çalışacağım size ve eminim ki bu model Türkiye sağlık ve sigorta sektörlerinin de kolayca uygulayabileceği, hatta uygulamaya bazı alanlarda zaten başladığı, bir sistem.

İsrail’in sağlık turizmi macerası aslında A.B.D.’nin Miami ile başlayan ve sonrasında başka eyaletlere yayılan sağlık turizmini örnek almış durumda. Estetik ameliyatlar ile başlayan bu hasta transferleri, sonrasında kanser gibi uzun soluklu tedaviler gerektiren hastalıkları da kapsar hale getirilmiş. İsrail’in hedefi özellikle Tel-Aviv’i zincir hastaneleri ve İsrailli şirketler tarafından geliştirilen ve başka ülkelerde bulunmayan teknolojik ürünleri ve tedavi yöntemleri ile bir merkez yapmakta. Bu amaca hizmet emek adına özellikle sağlık sektöründe uygulanabilecek ve tedavi maliyetlerini azaltabilecek teknolojik AR-GE çalışmalarına büyük önem vermekteler ve kaynak aktarmaktalar. Tedavi maliyetlerindeki azalma daha çok sayıda hastayı İsrail’e çekerken tedavi için teminat sağlayan devlet kurumlarının veya özel kurumların da operasyonel maliyetlerini azaltmakta.

Ancak İsrail’in sağlık turizminde merkez olma hedefine yönelik ciddi bir eksiği, Türkiye için ciddi bir avantaj yaratmakla birlikte, bulunmakta; sigorta sektörünün yabancı yatırımlara kapalı olması. İsrail’e tedavi olmak için farklı ülkelerden gelen hastaların sigortalarını nasıl kullanabileceklerini sorduğumda çok net bir cevap veremediler. Dolayısıyla HealthTech şirketlerin etki alanları, kapalı sigorta sektöründen dolayı genellikle önleyici hizmetlere (bazıları life-style denilen ürünlerle HealthTech arasındaki farkı da netleştirememiş durumdaydı) yoğunlaşmış durumda ki bu ciddi bir eksiklik. Bu şekilde start-up’ları sadece İsrail’de faaaliyet gösteren sigorta şirketleri ile çalışmaya zorluyorlar ki bu durum olası küresel bir başarının da önünü tıkamakta. Bu alanda Avrupalı şirketlerin avantajlarının, Avrupa Birliği ortak pazarının sigorta sektörünü de kapsaması ve sigortaların teminat sınırlarının ülke sınırlarının ötesine de geçmesi ile, daha fazla olduğunu görüyoruz. Ancak politik irade seviyesinde sağlık ve teknoloi hamlelerinin birleştirilmesi çalışmasını sigorta ayağında şimdilik sadece İsrail’de görmekteyiz.

İsrail’in durumunu kısaca özetlersek; devlet desteği, sağlık turizminde merkez olma isteği, sigorta sektörü ile eşgüdüm içerisinde hareket planları ve genç yatırımcılara sundukları yatırım imkanları en büyük avantajları. Burada dikkatinizi çekmek istediğim diğer bir nokta yatırım performansının ajanslar tarafından yakından takip edilmesi ve öngörülen ile gerçekleşen arasındaki farkların yetkililer tarafından incelenerek gerekli durumlarda önlemlerin alınması. Yabancı yatırımcılara kapalı olarak bu atılımı yapmak istemeleri ise aslında istedikleri büyüklüğe tam olarak ulaşamayacaklarının bir göstergesi ve İsrail piyasasının en büyük dezavantajı.

Türkiye’de sağlık-teknoloji-sigorta üçgenini incelediğimizde ise özel hastaneleri, ameliyat maliyetlerindeki rekabetçi fiyatları ve sigorta sektöründeki yabancı yatırım oranı ile bölgede sağlık turizmi için bir merkez olma avantajımızın yüksek olduğunu görüyoruz. Eksik olan şey ise sağlık sektörünü, sigorta sektörünü ve girişimcileri etkin bir platformda biraraya getirecek ve ortaya çıkan bu işbirliğini en iyi şekilde yatırıma ve sonunda katma değere dönüştürecek bir davet ki bu davet mutlaka düzenleyici kurum nezdinde bütün sigorta sektöre yönelik olarak gerçekleştirilmeli. Piyasada ortaya çıkan birçok inisiyatif mevcut, ancak İsraillilerin yaptığı gibi bir araya gelmek ve hedefe birlikte ilerleyebilmek yaratılacak katma değerin azamileştirilmesi adına en doğru hareket olacaktır. Bununla birlikte sadece İstanbul değil, güneşi ve deniziyle İzmir veya Antalya, yaylaları ve kaplıcaları ile Karadeniz de potansiyel sağlık ve tedavi merkezleri arasında yer alabilecektir. 

Son olarak bu işbirliğinin sigorta ve sağlık sektörleri arasında nasıl gerçekleştirilebileceğine dair bir projeksiyon üretelim. Ulusal ve uluslararası olsun, sigorta şirketleri için tedavi maliyetlerinin önceden gerçekleşecek değerlere yakın bir şekilde öngörülmesi ve geliştirilecek yeni stratejiler ve işbirlikleri ile bu maliyetlerin azaltılması büyük önem taşımaktadır. Bu amaçla sigortalıların ihtiyacı olan operasyonlar ve tedavi süreçlerinin belli merkezlere toplanlanması, önleyici sağlık hizmetlerinin geliştirilmesi, life-style denen uygulamalar ile daha doğru risk analizleri gerçekleştirilmesi ve sigortalılar arasında risk bazlı farklılaştırmalar yapılabilmesi uygulanabilecek bazı çözümler. Bu çözümlerin birçoğu ‘HealthTech’ dediğimiz start-up şirketler tarafından üzerinde çalışılmakta ve elde edilen çözümler sigorta ve reasürans şirketleri ile paylaşılmakta. Bütün tarafların, sigorta şirketleri – sağlık kurumları – start-up’lar, ortak oluşturulmuş orta ve uzun vadeli bir plan çerçevesinde bir araya gelmesi ile Türkiye sağlık teknolojisi ihraç edebilir, dünyanın dört bir yanından hastaların tedavi için geldikleri bir merkez olarak önemli ekonomik katma değer yaratabilir, açılacak yeni iş alanları ile iyi nitelikli işgücü istihdam edilebilir ve en önemlisi gelişmiş bir sigortacılık sistemi ile ülkemizdeki finansal sistem dengelenebilir.

#HealthTech, #LifeStyleProducts, #InsurTech, #EUSingleMarket, #IsraelHealthInsurance, #IsraelSWOTAnalysis, #ZeynepStefan,

 2,341 total views,  1 views today

0 replies

Leave a Reply

Want to join the discussion?
Feel free to contribute!

Leave a Reply

Your email address will not be published.