Kendime Notlar -2 / 2020 Yılı Değerlendirmesi
2020 yılını 40 kitap okuyarak kapadım. 2019 yılına göre (48 kitap okumuştum) daha az ancak dil çeşitiliği açısından daha zengin bir yıl oldu 2020. Bu sene tanıştığım yazarlar arasında en etkileyicisi ise Viktor Frankl’tı. Özellikle hayatımın bu döneminde karşıma çıkması, yılın son haftalarında beni derinden etkileyen ‘İnsanın Anlam Arayışı’ ve ‘Duyulmayan Anlam Çığlığı’nı okumamın kesinlikle şans eseri olmadığına inanıyorum şu anda.
Yeni tanıştığım ve çok sevdiğim diğer bir yazar ise Yankı Yazgan oldu. Ses tonu ile bile ‘herşey iyi gidecek, kendilerine yeten çocuklar yetiştirebileceksin’ alt metni veriyor şimdiye kadar okuduğum kitapları ki bu zor annelik sürecinde asıl ihtiyacım olan şey.
Yılın son günlerinde okuduğum Netflix’in kuruluş hikayesi de bana yepyeni perspektifler açtı. Yazardan ziyade aklımda en çok kalan kişi ise Reed Hastings oldu.Bu kadar doğru ve nazik dokunuşlar ile ortağının elinden hem CEO’luğu hem de kuruluş hisselerinin bir kısmını alabilmek, tam zamanında Amazon’a satmayarak veya üst yönetime tam zamanında müdahale ederek Netflix’i bambaşka bir boyuta taşımak iş dünyasında gördüğüm gerçek bir mucize gibiydi. Bu kadar egosuz biçimde anlattığı için de yazar Marc Randolph’a ayrıca teşekkür etmeliyim. Start-up dehası ve kaosu için de önemli bir el kitabı Netflix’in hikayesi.
İlk aşkım iktisatta ise Daron Acemoğlu’nun son kitabı fikirlerimi derinden etkiledi. Kitabı okumadan önce birçok platformda kitapla alakalı yorumları ve Daron Hoca’nın kendi sunumlarından kitabın gelişimini dinlemiştim. Türkçe tercümelerle alakalı kötü deneyimlerimden sonra bu kitabı da orjinal dilinden okumaya karar verdim. Kitapta özellikle baskıcı ve özgürlükçü rejimler arasında tarif edilen ve gelişmiş ülke rüyasına ulaşılabilmesi için geçilmesi gereken koridor tanımı, ki kitaba da adını veren tanım, ve özellikle güçlü devlet ve güçlü hak arayış bilinci arasındaki denge ile daha önce düşünmediğim ancak detayları okuyunca bana tam anlamıyla bir ‘Aha Moment’ yaratan bir kitaptı. 2020 içerisinde üzerinde en çok düşündüğüm ve beni derinden etkileyen kitap da ‘Narrow Corridor’ oldu, 2021 yılında mutlaka tekrar okuyacağım. Paul Krugman’ın ‘The Return of Depression Economics’ de bir o kadar notlar aldığım ve ‘Narrow Corridor’ kadar fikirlerimi etkileyen başka bir kitaptı. Paul Krugman’a hem 2008 yılında Nobel ödülü almasından hem de yaklaşık 10 sene önce okuduğum başka kitaplarından dolayı biraz mesafeli olsam da bu kitap önyargılarımı biraz zayıflattı. Kitaplarını tekrar okuma listeme ekledim.
Son aşkım pedagoji alanında ise benim için yılın kitabı ‘Yes Brain Child’dı. Benim gibi yurtdışında iki çocuğuyla ‘establishment’ savaşı veren arkadaşım Türkan’ın tavsiyesi ile aldığım kitap, üzerinden aylar geçmesine rağmen birçok önerisini hatırladığım ve uygulamak için kanımın son damlasına kadar savaşacağım bir kaynak oldu.
2021 yılı için hedefim ise günde 40 sayfa okuyabilmek. Bu yılda 40 kitap okumaktan daha çetin bir ceviz. Ancak o zaman yeterli doluluğa ve yazmak için ihtiyaç duyduğum enerjiye ulaşabileceğim. 2020’den daha fazla dil çeşitliliği yakalamak ise diğer bir hedefim. 2020’de sadece 2 İtalyanca, 9 Almanca ve 8 İngilizce kitap okudum. 2021 yılında daha fazla sayıda İtalyanca okumak ve genel olarak kitapların kategorilerini çeşitlendirmek ise diğer hedeflerim. 2021’de okumakla alakalı son hedefim ise aldığım notları kitabın ön sayfaları yerine bir deftere yazmak. Böylece bana hem atıfta kolaylık sağlayacak hem de tekrar okumam kolaylaşacak.
2020 zor bir yıldı. Ancak benim için Şubat’ta başlayan, büyük kararlılıkla ve bütün kurallara uyarak yürüttüğüm karantina nedeniyle de insanlık adına farklı düşünceler edindiğim, daha az kıyaslama yaptığım, kısaca kendi öz sesimi her şeye rağmen en çok dinlediğim yıl oldu. Çevremde, yaşadığım ülkelerde halen devam eden dramlara rağmen 2020 yılını iyi ki yaşamışım diyorum.
2021’in daha cesur kararların ve daha kararlı adımların yılı olması dileğiyle!
2,231 total views, 1 views today
Leave a Reply
Want to join the discussion?Feel free to contribute!